Karadenizli Temel amca gözünden çok sevdiği Murat 124 arabası ile Taksim Meydanında dönüp duruyordu.
Karadenizli Temel amca gözünden çok sevdiği Murat 124 arabası ile Taksim Meydanında dönüp duruyordu. Aynı trafik polisinin önünden beşinci defa geçerken, polis de merak etti ve Temel amcayı durdurup sordu:
devamı için görsellere tıklayınız
Ula Temel benim bu paraşüt açılmayi da!... Temel’de hemen cevap vermiş:
Ula uşağum yardımcı paraşütü aç, yardımcı paraşütü…
Dursun ne kadar uğraştıysa da bir türlü yardımcı paraşütü de açmayı başaramamış ve Temel’e:
Ula Temel bu da açilmayi da!... deyince Temel:
Boş ver uşağum nasıl olsa tatbikattayız da! demiş
Motor Arızası
Temel ve Dursun bir gün aynı uçakta yan yana seyahate çıkmışlar. Uçak gökyüzünde süzülürken birden bir ses işitmişler ve pilot:
Herkes sakin olsun motor arızası yaşandı, uçağın bir motoru devre dışı kaldı ancak telaş etmeye gerek yok
Aradan geçen bir süre sonra pilot tedirgin ve korkulu bir ses tonuyla ikinci bir anons daha yapmış:
Uçağın ikinci motoru da bozuldu.
Temel sonrasında Dursun’a gayet rahat, sakin ve huzurlu bir ses tonu ile:
Dursun desene ha bu geceyu da burada geçirecağuz.
Yol Çizgileri
Temel bir gün Karayolları Müdürlüğünde işe başlamış. Görevi de yol üzerinde bulunan şeritleri boyamakmış. Birkaç gün boyunca bu işini sürdürmüş ve bir gün amiri Dursun Temel’in yanına gelmiş ve Temel’e demiş ki:
Yahu Temel 5 gündür bu yolda çalışıyorsun. Birinci gün 700, ikinci gün 500, üçüncü gün 400 dördüncü gün 200, beşinci ve bugün de 100 metre boyamışsın. Yani her geçen gün tembelleşmişsin demiş. Temelde:
Olur mu hiç Dursun amirim aksine daha çok çalışıyorum ama her geçen gün boya kutusundan daha çok uzaklaşıyorum.
Yeni Geldim
Temel bir gün evinin damı akmasın diye çatıdaki kiremitleri tamire çıkmış. Tamir ederken birden ayağı kiremitlere takılarak 2. Kattan aşağıya düşmüş. Temel’i aşağıya düşmüş halde gören komşusu Dursun hemen olay yerine koşarak Temel’e yardım ederek onu yerden kaldırmış. Temel önce bir üstünü başını temizlemiş ve o sıra Dursun:
Ula Temel ne oldi? Nasul bu hale geldun sen? Temel:
Valla Dursun ne olduğunu bilmeyerum ki! Bende senin gibi buraya yeni geldum.
Tekne Küçük
Dursun bir gün Temel’i ziyarete gelir ve ona misafir olur. Temel Dursun’u alır çarşıda, deniz kenarında gezdirmeye başlar. Sonra Dursun sürekli karada gezmekten sıkıldığı için Temel’e:
Yahu Temel senin teknen var ama sen beni hep burada gezdiriyorsun. Hadi beni birazda denizde gezdir der. Temelde:
Gezdiririm ama bak hava kararmaya başladı fırtına çıkacak der. Dursun:
Yahu ne olmuş azıcık gezelim der ve Temel dayanamaz tekneyi çalıştırıp denize açılırlar. Biraz sonra Temel:
Dursun bu kadar yeter, fırtına geldi tekneyi alabora eder, haydi geri dönelim der. Dursun:
Bir şey olmaz Temel’im. Allah büyük der ve bunu duyan Temel hiddetle:
Ulan Allah büyük ama tekne küçük tekne.
AĞAÇLARADAN GÖREMİYORUM
Temelle Dursun ormanda yürüyorlar. Bir ara Temel Dursun'a sesleniyor:
-Dursun ormanın güzelliğine bak.
Dursun:
-Ağaçlardan göremiyorum ki.
BEN GERİ DÖNÜYORUM
Temel'e Dursun Karadeniz sahilinde oturuyorlarmış Temel Dursuna demiş ki :
-Gel beraber Amerika'ya yüzelim.
İki kafadar Karadeniz'den başlamışlar yüzmeye. Fıkra bu ya Amerika'ya yaklaşmışlar. Tam bu sırada bizim Temel :
-Dursun ben kesildum geri doneyrum, demiş.
BİZ NE DEDİK
Temel bir gün hakimin karşısına çıkartılır.
Hakim Temel'e sorar :
-Evladim senin adın ne bakim?
Temel :
-Adım "Temel", fakat "Z" si yok.
Hakim biran düşünür ve Temel'e dönerek der :
-Evladım, "Temel"de "Z" yok ki!
Temel hemen cevabı yapıştırır :
-Eeeee, biz ne deduk hakim bey?
Temel aldığı bir daktiloyu bozuk diye geri götürdü. Satıcı;
- Neresi bozuk, dün aldığında sağlamdı.
Temel:
- İki tane "a" yok, saat yazamıyorum.
SİZDE KABAHAT, VERMEDİNİZ
Temel araba sürerken kırmızı ışıkta geçmiş. Tabii bunu gören polis Temel'i durdurmuş. Polis:
- Ehliyet ve ruhsat beyefendi!
Temel:
- Verdunuzda mi isteysunuz...
U YAŞTAN SONRA
Temel ve Fadime uzun yıllar nikahsız yaşamaktaymış. Bir gün Fadime:
- Temel bu iş böyle olmuyor, evlenelim artık, demiş.
Temel gayet sakin:
- Bizi bu yaştan sonra kim alır be Fadimem.
YANLIŞ İSTİKAMET
Temel trene binmiş, bilet kontrol sırası gelmiş. Kontrolör, biletinin İstanbul'a olduğunu, trenin Ankara'ya gittiğini söylemiş.
Temel kendinden emin:
- Peçi maçinist yanlış istikamete cittiğini piliy mi?
İKİ OLASILIK
Temel ile Dursun konuşuyorlardı…
Temel Dursun'a sorar:
– Savaş çıkarsa yandık galiba.
Dursun düşündü:
– İki olasılık var, dedi. Ya çıkar ya çıkmaz. Çıkmazsa mesele yok, çıkarsa iki olasılık var:
Ya çürüğe çıkarız ya askere alınırız. Çürüğe çıkarsak mesele yok, askere alınırsak iki olasılık var: Ya geri cephe ya ileri cephe. Geri cephede kalırsak mesele yok, ileri cepheye gidersek iki olasılık var: Savaşı ya kazanırız ya kaybederiz. Kazanırsak mesele yok, kaybedersek iki olasılık var: Ya esir düşeriz ya ölürüz. Esir düşersek mesele yok, ölürsek iki olasılık var: Ya gömerler ya kağıt fabrikasına yollarlar.
Gömerlerse mesele yok, kağıt fabrikasına yollarlarsa iki olasılık var: Ya gazete kağıdı ya tuvalet kağıdı. Gazete kağıdı olursak mesele yok, tuvalet kağıdı olursaaak… İşte o zaman yandık Temel!